Erdoğan'ın güçlü adam yönetimi aşınmaya başlıyor

Erdoğan'ın güçlü adam yönetimi aşınmaya başlıyor...


Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta kötü muhakeme ve siyasi kırılganlığı ortaya koyan bir dönüş yapmak zorunda kaldı.

İstanbul'un prestijli Boğaziçi (Boğaziçi) Üniversitesi'nin rektörü olarak Ocak ayında dayattığı bir parti topuk olan Melih Bulu'yu görevden aldı.

Erdoğan'ın arka pedalı, üniversite kampüsünde altı ay süren protestoların ardından 2013'ün ortalarında Türkiye'nin kentsel ve kıyı kesimlerini kasıp kavuran sivil ayaklanmadan bu yana ülke çapında en uzun süreli kitle hareketinde yankılandı.

O zamandan beri Erdoğan, Türkiye'nin parlamenter sisteminin yerini Rusya'nın başkanlığına ve yargı, akademi ve medya gibi kurumlara bırakan tek adam yönetimine karşı kararlı bir şekilde hareket etti.

Beş yıl önceki darbe girişiminden bu yana Üstüne üstlük, acil durum güçlerini kullanarak 100.000'den fazla insanı ateşe verdi ve neredeyse istediği gibi devam etti.

Yine de, kişisel ve siyasi alanlarına müdahalesine ve partisi Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ile aşırı sağcı Milliyetçi Hareketi'nin ulusal-popülist birleşmesine karşı çıkan Türk nüfusunun yarısını yok etmeyi başaramadı.

Bulu'nun atanması, 19. yüzyılda Amerikalı Protestan misyonerler tarafından kurulan Türkiye'nin önde gelen ve kararlı laik üniversitesi olan Boğaziçi'nin akademisyenleri ve mezunları tarafından özel bir hakaret olarak görülüyor.

Erdoğan, yüksek öğretime erişimi genişletti, yirmi yılda üniversite sayısını üçe katladı, ancak kaliteyi değil, niteliğini.

Genelde kendi müdürlerini kendi seçen Boğaziçi, akademik bir vasatlığı kabul etmeyi reddediyor, intihal yapmakla suçlanıyor ve 2015'te AKP'den milletvekili adaylığını bile kazanamadı.

Bulu'ya karşı ve akademik özgürlük için hareket, Erdoğan'ın güçlü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından destekçilerinin “Teröristler” ve “LGBT muhalifleri” tarafından azarlanmasına rağmen vazgeçmeyi reddetti.

Bu tam yüzü bir zafer ilan etmek için çok erken. Örneğin Erdoğan Berat Albayrak, geçen Kasım ayında popüler damadı olan maliye bakanı olarak görevinden ayrıldığında, çok fazla muhalefet kalabalığı vardı. Ancak o zamandan beri Türkiye'nin solmakta olan ekonomisinin daha ortodoks ve yetenekli yöneticilerini test etti.

Erdoğan'ın bile yetersiz gördüğü Bulu'nun devrilmesi, belki de cumhurbaşkanını diğer cephelerde intikam almaya yöneltecek taktiksel bir geri çekilme değil.

Erdoğan gibi siyasi bir sokak dövüşçüsü eğilip ördüğü zaman, diğer tarafa dikkat etmek de aynı derecede iyidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder